GAZİANTEP'TE NEDEN ESKİ RAMAZANLAR YOK!

GAZİANTEP'TE NEDEN ESKİ RAMAZANLAR YOK! Gaziantep, Türkiye’nin zengin kültürel mirasıyla ön plana çıkan bir şehirdir. Ramazan ayları, bu bölgede sosyal, kültürel ve dini yaşamın en yoğun olarak yaşandığı dönemlerden birini temsil etmektedir. Ancak, son yıllarda Gaziantep’te Ramazan aylarının atmosferi ve uygulamaları, geçmişteki gibi olmaktan uzaklaşmıştır. Bu yazıda, Gaziantep’teki Ramazan aylarının neden eskisi gibi olmadığını ele alacak ve bu değişimin sebeplerini inceleyeceğiz. Öncelikle, toplumsal değişimlerin Ramazan aylarının ruhunu etkilediği söylenebilir. Geçmişte, Gaziantep’te Ramazan, ailelerin bir araya geldiği, komşuluk ilişkilerinin güçlendiği ve dayanışmanın esas alındığı bir dönemdi. Ancak, modern yaşamın getirdiği hızlı tempo, aile bireylerinin birbirinden uzaklaşmasına ve sosyal bağların zayıflamasına neden olmuştur. İnsanlar, yoğun iş temposu ve şehirle barışık olmayan yaşam tarzları yüzünden Ramazan’ı eski tadıyla geçiremiyorlar. Geçmişte eve ekmek getirmek için sabah erkenden kalkan bireyler, şimdi uzun mesailerle çalışmakta ve aile sofralarında pek fazla yer alamamaktadır. İkinci olarak, teknolojik gelişmelerin etkisi de yadsınamaz bir gerçektir. Dijitalleşmenin artması, insanlar arasındaki yüz yüze etkileşimi azaltmış, özellikle gençlerin zamanlarını akıllı telefonlar ve sosyal medya üzerinde harcamalarına neden olmuştur. Ramazan ayında yapılan sokak etkinlikleri, iftar programları ve geleneksel oyunlar, modern yaşam tarzı ile birlikte azalmış ve bu durum, toplumun Ramazan’ı yaşama biçimini etkilemiştir. Çocuklar, Ramazan’ı özellikle sokakta oyun oynayarak geçirdikleri o hareketli günlerden uzak bir şekilde, evde daha yalnız başına geçirmektedir. Bir diğer faktör, ekonomik durumdur. Gaziantep, sanayi ve ticaret açısından önemli bir kent olmasına rağmen son yıllarda yaşanan ekonomik dalgalanmalar, ailelerin Ramazan ayındaki harcama alışkanlıklarını da etkilemiştir. Geçmişte, insanlar iftar sofrasını şatafatlı bir şekilde kurarken, günümüzde artan maliyetler nedeniyle daha sade ve kısıtlı iftarlar yapmak zorunda kalmaktadırlar. Bu durum, Ramazan ayının coşkusunu ve beraberinde getirdiği yardımlaşma, dayanışma duygusunu da olumsuz etkilemektedir. Bununla birlikte, şehirdeki toplumsal ve kültürel etkinliklerin azalması da bir başka önemli etkendir. Geçmişte Gaziantep’te dolaşan sahneler, Ramazan gecelerinde sokaklarda iftar sonrası kurulan eğlencelerle dolup taşarken, günümüzde bu tür etkinlikler giderek azalmış durumda. Yerel yönetimlerin düzenlediği etkinliklerde bile, katılımcıların sayısı ve etkinliklerin çeşitliliği düşmüştür. Bu durum, insanların geleneksel Ramazan kültürünü yaşama fırsatını azaltmaktadır. Sonuç olarak, Gaziantep’te Ramazan aylarının eski tadı ve atmosferinin kaybolması, çok sayıda değişkenin etkileşiminden kaynaklanmaktadır. Toplumsal değişimler, teknolojik gelişmeler, ekonomik durum ve kültürel etkinliklerin azalması, bu değişimin başlıca sebepleri arasında yer almaktadır. Ancak, bu sürecin tersine çevrilmesi mümkündür. Geleneksel değerlere sahip çıkmak, sosyal bağları güçlendirmek ve toplumsal etkinlikleri artırmak, Ramazan ayının ruhunu yeniden canlandırmak için atılacak adımlar arasında olmalıdır. Gaziantep’in her bir bireyi, bu değerleri yaşatmasının yanı sıra, gelecek nesillere aktarmakla yükümlüdür. Hüseyin KILINÇ